Aileleri için en iyisini yapmaya çalışırken aynı zamanda da ebeveyn olmanın kusurlarını da kucaklayan Millennial anneler, pazarlama tarihinin en değerli tüketici segmenti sayılabilir. KRC Research’e göre sosyal medyada haftada ortalama 17.4 saat harcayan Millenial annelerin %74 ü karar aşamalarında düzenli olarak fikirlerinin sorulduğunu söylüyor. 10 Millennial anneden 9’u ise mağazalar, giysiler, yiyecek ve içecekler hakkında online olarak bilgi paylaşırken satın alma sürecinde %25 oranında ortaklaşa alınan kararı uyguluyor. Türkiye’de ise %69.5’i second screener olan anneler, kendilerinden önceki jenerasyon ile aynı annelik eğilimini paylaşsalar da, pazarlamacıların doğru mesajı yaratmaları ve Millennial anneler ile başarılı bir empati kurmaları için bir takım önemli noktaları göz ardı etmemeleri gerekiyor.
Millennial annelerin üçüncü şahıslara güvenmeme algısı, çocukları ile beraber daha küçük bir dünyada yaşamasına sebep oluyor, annenin kontrolü elinden bırakmamasına ve tetikte olmasını sağlıyor. Bu durumda pazarlamacıya, annenin korumacı kaygılarını anlamak ve ona daha büyük bir dünyanın parçası olduğunu hatırlatmak düşüyor.
Beslenme, diyet ve spor ile ilgili sonu gelmeyen araştırmalar içerisinde boğulan Millennial annelerin %60’i çoğunlukla bir ürünü almadan önce besin içeriğini ve katkı maddelerini kontrol ediyorlar. Yiyecek ve içecek markaları, Millennial annelerin alışveriş kararlarını detaylı bir şekilde inceleyerek yeni fırsatlar oluşturabilirler. Örneğin Millenial annelerin online tavsiyelere ne kadar önem verdiği, yiyecek-içecek alışverişi sürecinde neden başkalarıyla beraber verdikleri kararı uyguladığı, partnerlerinin ve çocuklarının bu süreçte ne kadar etkili olduğu gibi sorular annelerin etkisi göz önüne alındığında daha derin bir inceleme gerektirir.
Son olarak, dijitalde fazlasıyla etkin olan Millenial anneler, çocukluk ve yetişkinlik yıllarını bireysellik ve orijinallik arayışında geçirdikleri için, markaların bütün Millennial anneleri aynı pazar segmentine koyması yanlış bir hareket olur. Bu durumda markalar kampanyalarını oluştururken, annelerin oluşturdukları bağımsız kimliklere ve kendilerini nasıl gördüklerine, çocuklarıyla kurdukları ilişkilerine daha fazla odaklanmaları gerekir.
Read More